Babalar Korku Öznesi Değildir!
Çocuk eğitimini üç ayaklı bir sehpa gibi düşünürsek, ayakları anne, baba ve öğretmen olarak adlandırabiliriz sanırım. Her bir ayak önemli ve gerekli… Çocuklarla ilgili konularda anne kelimesi sıklıkla kullanılsa da, babanın rolü ve önemi yadsınamaz. Psikolog Hatice Ertuğrul, bu Babalar Günü’nde baba ile çocuk arasındaki iletişimde olması ve olmaması gerekeni açıklıyor.
Babalar günü yaklaşırken Sezar’ın Hakkını Sezar’a vermek lazım. Yani Değerli Babalarımıza…
Çocuğumuzu eğitirken yaptığımız en büyük yanlışlardan birisi çocuğu baba ile korkutmaktır. Eğer çocuk hata yaparsa, çocuk yaramazlık yaparsa “Seni babana söyleyeceğim, o senin hakkından gelir, ben seninle baş edemiyorum baban etsin” gibi cümleler hep duyduğumuz veya halen çocuklara sarf ettiğimiz cümleler maalesef. Sormak lazım baba hâkim mi hakem mi ya da baba öcü mü, sürekli insanlara ceza mı veriyor? Neden sürekli babayı böyle bir kalıba sokmaya çalışıyoruz. Söylediklerinizi duyar gibiyim “ama çocuk birinden korkmalı” diyorsunuzdur.
Çocuk eğitiminde korkutmanın yeri yok!
“HAYIR” çocuk birinden korkmamalı! Çocuk anneye de babaya da sevgi ve saygı duymalıdır. Tabi burada unutmamamız gereken en önemli konu bizimde çocuğumuza duyacağımız sevgi ve saygıdır. Biz anne babayız diye ÇOCUKLARIMIZIN SAHİBİ DEĞİLİZ. Tıpkı Halil Cibran’ın da söylediği gibi: “ Onlar sizin sayenizde gelir ama sizden değildir. Sizinle birlikte olsalar da size ait değillerdir. Onlara sevginizi verebilirsiniz ama düşüncelerinizi değil… Zira kendi düşünceleri var onların.”
Çocukları böyle yetiştirmemiz gerekirken biz neden onların sahipleri gibi davranıp bir de onları baba ile korkutmaya çalışıyoruz.
Baba korkusu ile büyüyen çocukların; içine kapanık, sosyalleşmekten korkan ve hatta yapılan araştırmalara göre akademik başarı olarak bile daha düşük seviyede olduğu saptanmıştır. Kendi düşünceleri ifade etmekten çekinen, isteklerini dile getiremeyen, herkese boyun eğen bir çocuk yetiştirmiş oluruz. Kurallara uyan ve sınırları bilen bir çocuk değil. Çünkü hiçbir zaman çocuğun sınırlarını kabul eden anne baba olamamış oluruz. Yaptığı ve oynadığı oyunda veya aldığı notta, yaptığı davranışta fırça yiyecek mi? Cezalandırılacak mı? Şiddet görecek mi? Çok sevdiği bir şeyden mahrum bırakılacak mı? Bu korkularla yetişen bir çocuk olacaktır. Bu çocuk büyüyüp yetişkin olduğunda ya çok korkak veya tam tersi çok korkusuz bir kişiliğe dönüşecektir. Yani iki uçtan birine gidecektir.
Biz uzmanlar çocuk ile baba arasında oluşan sağlıklı ilişki için korkunun değil sağlıklı iletişimin ve sevginin, şefkatin olması gerektiğini sizlere aktarıyoruz. Sizler çocuğunuzun sağlıklı bir birey olmasını istiyorsanız eğer, anne olarak çocuğunuzu baba ile korkutmayın, baba olarak da çocuğunuzla iletişim kurun ve anlamaya çalışın. Unutmayın çocuğun hayatında anne ne kadar önemli ise baba da o kadar önemli… Hatta araştırmalara göre baba ile iletişimi güçlü olan ve kendini güvende hisseden çocukların daha özgüvenli olduğu bilinmektedir.
BABALARA ÖNERİLER
1. Çocuğunuz ile konuşun.
2. Çocuğunuza sarılın.
3. Ona sevdiğinizi söyleyin.
4. Sıkıntısı olup olmadığını sorun.
5. Onunla oyun oynayın.
6. Çocuğunuza ders çalıştırın.
Babalar hayatımızda çok önemli bir yerde, bunu unutmamak lazım. Başta da dediğim gibi Sezar’ın hakkını Sezar’a vermek lazım. Babalarımız hayatımızda çok önemli ve bize güven veren en büyük destekçimizdir. Babasının yanında olduğunu hisseden çocuk ile korku ile büyüyen çocuğun arasındaki fark, hem psikolojik olarak daha sağlıklı hem de akademik olarak daha başarılı oldukları şeklindedir. Sevgili babalarımızın BABALAR GÜNÜ KUTLU OLSUN…
Yorumları görebilmek, soru, görüş ve önerilerinizi bizimle paylaşmak için facebook hesabınız ile giriş yapmalısınız.
Facebook’ta adınıza gönderim yapmadığınızı bilmenizi isteriz..