Müzik Ruhun Gıdasıdr

Bu ay sosyal medya hesaplarımızdan annelerimize, bebeklerine hamilelik süreçlerinde müzik dinletip dinletmediklerini, kucaklarına aldıklarında faydasını görüp görmediklerini sorduk. Aldığımız cevap; müzik dinleten anne adaylarımızın sonrasında da bunun faydasını gördükleri yönünde oldu. Bu soruyu bir de Pedagog- Psikoterapist’e sorduk. Sosyal medyadan da Pedagog Anne olarak tanıdığımız Serap Melek Kılıç, bakın neler anlatıyor.

Anne karnında başlayan müzik deneyimleri bebeğin kulak gelişimini de olumlu yönde etkiler.

İnsan beyni gelişmeye son derece açık ve işlendikçe ışıldayan bir demir gibidir. Onu ne kadar çok uyarıcıyla karşı karşıya bırakır ve ne kadar beslerseniz gelişimini o derece hızlandırırsınız. Beyin yapısında bulunan sinir uçları birbiriyle temas ederek daha da çoğalır ve ne kadar çok uyarıcı alırsa o kadar yoğun bir şekilde gelişimini devam ettirir. Müzik ve ninniler de bebeğinizin beyin hücrelerinin neredeyse ilk tanıştığı dış uyaranlardır. Bu nedenle anne karnından başlayarak ve özellikle doğum sonrasında bebeklere sıklıkla hafif müzik, klasik müzik ve ninniler dinlettirilmesini tavsiye ederiz. İşitme duyularının gelişmesi ile birlikte başlayan ve yaşantılarını hafızasında depolayan bebeğiniz, bu uyarıcılarla dış dünyada karşılaştığı zaman da kendisini rahat ve mutlu hissedecektir. Ninni ve müzik dinlemenin; bebeğiniz üzerinde oluşturduğu pozitif etkiyi özel gelişim alanlarına göre farklı başlıklar altında değerlendirecek olursak da şunları söyleyebiliriz:

Zihinsel Gelişime Sağladığı Katkılar

Müzikle erken yaşlarda tanışan bebeklerin, hem analitik ve matematiksel düşünme becerilerine sahip olmak ve bu becerileri kullanmak konusunda daha iyi,  hem de müzik kulaklarının yaşıtlarına oranla daha ileri derecede gelişim gösterdiği gözlenmiştir. Uyaranları kavrama ve anlamlandırma becerilerinin de daha iyi geliştiği gözlenen çocukların, yukarıda bahsettiğimiz sinir ucu uyarılması sayesinde bu yeterliliğe sahip oldukları varsayılmaktadır.

Duygusal ve Sosyal Gelişime Sağladığı Katkılar

Yapılan araştırma ve gözlemler, ninni dinleyerek uyuyan ve müzikle erken tanışan bebeklerin doğum sonrasında da daha sakin yapıda, daha az ağlama krizi ve daha az hırçın davranışlar sergilediği sonucunu ortaya koymuştur. Özellikle anne karnında müzikle tanışan bebeklerin, doğum sonrasında da anne karnında dinledikleri müzikleri duyduklarında daha huzurlu ve sakin oldukları ve uykuya geçiş konusunda sıkıntı yaşama oranlarının azaldığı gözlenmiştir. Özellikle uyku öncesi süreçte bebeklerine ninni söyleyen veya ninni dinleten annelerin, bebeklerini uyuturken daha az sorun yaşadıkları ve ninni ile uyuyan bebeklerin de uyku esnasında daha huzurlu ve mutlu uyudukları gözlenmiştir. Sakin, pozitif ve davranış problemleri az olan, uykusu düzenli ve anne ile sağlıklı iletişim kurabilen bebeklere sahip annelerin, anne-çocuk ilişkisi konusunda göz ardı edilemez bir farkla daha mutlu çocuklar büyütme fırsatı bulabildikleri söylenebilir.

Ben de bir uzman olarak hamileliğim süresince dinlediğim bazı ninni ve müzikleri bebeğime doğum sonrasında dinlettiğim anlarda, daha sakin ve huzurlu bir biçimde uykuya daldığını kişisel olarak deneyimlediğimi belirtmek isterim.

Bunun yanı sıra müzikle iç içe olan çocukların, bebeklik ve erken çocukluk dönemlerinde ve eğitim öğretim yaşına geldiklerinde daha sakin yapıda, saldırgan davranışlara daha az meyilli oldukları, sosyal becerilerinin ve problem çözme becerilerinin de daha fazla gelişmiş olduğu da birçok gözlem ve araştırma sonucu elde edilen bulgular arasındadır. 

Fiziksel Gelişime Sağladığı Katkılar

Anne karnında başlayan müzik deneyimleri bebeğin kulak gelişimini de olumlu yönde etkiler, seslere karşı hassas ve ayırt edici olabilen bebek, doğum sonrasında da dil gelişimi konusunda daha sağlıklı bir ivme yakalayabilmektedir. Bunun yanı sıra ritim duygusu gelişen bebek, çocuk şarkıları, ninniler ve parmak oyunları gibi müziğin içerisinde bulunduğu birçok etkinlik deneyimi sayesinde ince ve kaba motor kas gelişimini hızlandırmaktadır.

Toparlayacak olursak, müzik ve ninni geçmişten günümüze, atalarımızdan, ninelerimizden bu yana bilinen ve uygulanan en sağlıklı bebek sakinleştirme ve sağaltım yollarından biridir ve bence kesinlikle kaybedilmemesi gereken bir değerdir. Özellikle ninniler bebeklerimizle beraber yeniden yapılandırdığımız hayatımızın ayrılmaz bir parçası olmalıdır.