Çocuğunuz Gerçekten İştahsız Mı Yoksa Siz Mi Doyumsuzsunuz?
Çocuklara bir kaşık daha fazla yedirmek için neler yapmayız ki? “Yemezsen arkandan ağlar, bu baban için bu da teyzen ya da büyüyemez cüce kalırsın” gibi cümlelerle çocukları zorlarız. Ya da uçaklar uçurup, sihirbazlıklar yaparak kandırmaya çalışırız. İsteriz ki “o tabak” mutlaka bitsin. Hem ana öğünde hem de ara öğünde hep yesin! Ancak, unuttuğumuz şu ki çocuğun bizimle aynı ölçülerde yemek yemesi ya da ara öğünde iştahını kapatacak besinler yedikten sonra ana öğünde tıka basa yemesinin imkanı yok.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Gökçe Günbey Elemen: “Çocuğun yemek yememesi, yese de az tüketmesi hemen hemen her anne babanın yakındığı bir konu… Yemeği reddetme veya seçme özellikle 2 yaş civarında çok sık görülen bir durumdur. Bu durumun esas nedeni genellikle çocuğun iştahsız olmasından öte bu durumu anne babaya karşı silah olarak kullanmalarıdır. Bunun dışında bazen anne ve babalar çocukların yediği porsiyon miktarından tatmin olmazlar ve çocuğu daha fazla yemeye zorlarlar. Bu durum çocuğun ileriki yıllarda yaşantısını da etkilemektedir. “ diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor:
İnatlaşmak sorunu büyütür!
Yemek konusunda çocuğunuzla inatlaşmanız problemin daha da artmasına yol açacaktır. Yemek yeme konusunda aşırı hassasiyetinizi gören çocuğunuz, zaman içinde yemek yoluyla tüm isteklerini yaptırabileceğini öğrenmekte ve bu durum çocuğunuzla aranızda ciddi iletişim problemlerine yol açacaktır.
Bu dönem iyi geçirilemezse ileride de sorunlar görülür!
Çocukluk döneminde sağlıklı beslenme davranışı geliştiremeyen kişilerde ileriki yaşlarda da çeşitli beslenme problemleri görülebilmektedir. Beslenme her canlı için doğal bir ihtiyaçtır. Bu ihtiyacın bebeklikten itibaren keyifli ve mutlu bir ortamda gerçekleşmesi çocuğun tüm hayatını etkileyecek beslenme davranışının gelişmesinde rol oynamaktadır. Anne babanın, bakıcının masada yemek yeme biçimleri, yemek sırasındaki konuşma ve davranışları çocukların doğru yemek yeme alışkanlığı kazanmasında önemli bir rol oynamaktadır.
Annenin eğitim düzeyi beslenmeyi etkiler
İştahsız, yemek seçen annelerin çocuklarında da benzer davranışlar gözlenmektedir. Yine beslenmede tekdüzelik çocuğun beslenmesini olumsuz etkilerken, annenin eğitim düzeyi ve çalışıyor olması çocuğun beslenmesini olumlu yönde etkilemektedir.
Çocuklarda beslenme davranışının gelişimi anne karnında başlar
Doğum sonrasında psikolojik ve fizyolojik değişimlerle şekillenen beslenme davranışı, bebeğin nörolojik gelişimi ile paralel olarak değişim göstermektedir.
Doğru beslenme alışkanlığı kazandırmak için izlenmesi gereken stratejiler
- Yemek porsiyonlarını sizin ölçünüze göre değil, çocuğunuzun kendi gereksinimlerine ve yaşına uygun olarak hazırlamalısınız. Çocuğunuzu gerekenden fazla yemeye zorlamamalısınız.
- Çocuğunuzun yemeğini yemesi için ona, yeterli zaman vermeli, ancak bu süreyi yarım saatten fazla özen uzatmamaya dikkat etmelisiniz.
- Çocuklar dönem dönem bir gıdaya aşırı düşkünlük gösterirken, bir diğerini reddedebilir. Bunun geçici bir süreç olduğunu bilmeli ve bir süre sonra hiç yemediği gıdayı farklı bir şekilde sunarak tekrar denemelisiniz.
- Yiyecekleri çocuğunuzun kolay tüketeceği şekilde hazırlayın. Küçük dilimlenmiş havuç, salatalık, küçük şekil verilmiş köfte, sigara böreği, çizgi film kahramanlarından esinlenerek hazırlanmış, kurabiye, kek vs. çocuklara yemeği eğlenceli bir hale getirebilir.
- Kendi yaşıtları ile grup halinde yemek yemek, özellikle yemek seçen çocukları farklı tatları denemek konusunda cesaretlendirebilir.
- Çocuklar anlatılanı değil, gördüğünü taklit eder. Bu yüzden sizin ve bakıcı gibi çocuğunuzun bakımından sorumlu kişilerin kendi beslenme davranışlarına dikkat etmeleri gerekmektedir.
- Çocuklar bazı besin gruplarını yemeği reddedebilir. Örneğin; süt içmek istemeyen çocuğunuza sütü, bir başka şekilde sunabilirsiniz. (yoğurt, sütlü bir tatlı, peynir, meyveli süt vs.). Yine sebze yemeyen bir çocuğunuz için sebze, köftenin içinde, böreğin veya makarnanın içinde onun için daha eğlenceli bir hale getirerek verebilirsiniz.
- Et yemek istemeyen çocuğunuza alması gereken proteini; yumurta veya kuru baklagiller vererek destekleyebilirsiniz.
- Ekmek yemek istemiyorsa, makarna, patates, bulgur gibi diğer tahıllı gıdalarla alması gereken kaloriyi destekleyebilirsiniz.
- Çocuğunuzun besin seçimindeki öncelikleri dikkate alarak farklı tat, farklı renk ve çeşitlilikte besinler hazırlamalısınız. Sağlıklı beslenmeyi sağlayacak sonsuz sayıda besin birleşimi yapabileceğinizi unutmayın.
- Yemek konusunda yaratıcı olmalı ve yemek saatlerini çocuğunuz için eğlenceli bir hale getirmelisiniz. Yemek saatlerinin tüm ailenin katılımının sağlandığı, faydalı sohbetlerin yapıldığı, çocuğunuzun hoş vakit geçirdiği saatler olmasına özen gösterin.
Yorumları görebilmek, soru, görüş ve önerilerinizi bizimle paylaşmak için facebook hesabınız ile giriş yapmalısınız.
Facebook’ta adınıza gönderim yapmadığınızı bilmenizi isteriz..