Çocuklarda El Ayak Ağız Hastalığı
Genelde çocuklarda yaz ve sonbahar aylarında mevsimsel salgınlar olarak görülen, damlacık yoluyla ve fekal-oral yol (dışkı ile bulaşma) ile bulaşan, avuç içlerinde ve ayak tabanlarında kırmızı-pembe sivilce gibi ama ağrılı ve kaşıntılı pek çok döküntüler ile kendini belli eden El-Ayak-Ağız Hastalığı hakkında daha detaylı bilgiyi Dr. Hatice Bulut’tan aldık.
Ağrılı ve kaşıntılı döküntüler olabilir
Artık güneş yüzünü gösterdi ve bizler “Acaba küçük çocuklarla tatil nasıl olur?” diye düşünüp tatil planları yaparken, bir sabah uyanırız ki çocuğumuz 40 derece ateşli, hiçbir şey yemiyor üstelik ağız etrafında da pek çok döküntü olmuş. “Alerji midir, nedir bu?” soruları kafamızda uçuşurken bir de bakmışız, avuç içlerinde ve ayak tabanlarında kırmızı-pembe sivilce gibi ama ağrılı ve kaşıntılı pek çok döküntü gelişmiş. Nedir bu hastalık peki?
Virüs hastalığıdır
El–Ayak-Ağız Hastalığı; ağız içi gibi mukozaları ve deriyi tutan, tüm vücut sistemlerini de etkileyebilen bir virüs hastalığıdır. El–Ayak-Ağız Hastalığı’na neden olan virüsler “enterovirüs” ana başlığı altında, aynı grubun farklı birkaç çeşit üyesidir. En sık Koksaki virüs A10, Koksaki Virüs A16 ve Enterovirüs 71, hastalığa neden olur. Bu nedenle, El–Ayak-Ağız Hastalığı’na kişi birkaç defa yakalanabilir. Enterovirus 71 ile hastalık meydana gelmişse, kalp ve sinir sistemine yönelik bulgular da gözlenebilir ve hastalık daha ciddi seyredebilir. Henüz aşısı yoktur.
Mevsimsel salgınlar olarak görülür
Genelde çocuklarda yaz ve sonbahar aylarında mevsimsel salgınlar olarak görülür. Damlacık yoluyla ve fekal-oral yol ile bulaşır. Tükürük, vücut salgıları, gözyaşı ve dışkıda virüs bulunur. El–Ayak-Ağız Hastalığı olan bir çocuğun sağlıklı bir çocuk ile aynı ortamda yakın durması, yanında hapşırması, öksürmesi veya bu dönemde oynadığı oyuncağını, yediği bir besini sağlıklı bir başka çocuk ile paylaşması ile de bulaşıcı olabilir. Oyun alanlarındaki genel oyuncaklar da hastalığın çocuklardaki geçişlerinde sorumlu rol oynarlar. Tabii ki hastalığa yakalanmamak için alınacak önlem, hem biz ebeveynlerin hem de çocuklarımızın el hijyenine dikkat etmesidir. Ayrıca bu dönemlerde kamuya açık kalabalık yerlerde çok uzun süre bulunmamak, çatal, kaşık, bardak, havlu gibi kişisel eşyaları ortak kullanmamak, restoranlardaki bebek mama sandalyelerine oturtmadan önce hızlıca bir dezenfektan ile bölgeyi temizlemek, kalabalık havuzlara çocuklarımızı sokmamak da önlemler arasında olabilir.
Döküntülerin içi sıvı toplayabilir
El–Ayak-Ağız Hastalığı’nın başlıca belirtileri; ateş, iştahsızlık, halsizlik, boğaz ağrısı sonrasında da ellerde, ayaklarda, ağız içinde yuvarlak yüzeyden kabarık küçük kırmızı-pembe renkli kaşıntılı ağrılı döküntülerdir. Bazı hastalarda bu döküntüler yüzde, diz dirseklerde ve kalçada da görülebilir. Döküntülerin içi sıvı toplayabilir. Döküntüler 10 gün içinde kendiliğinden iyileşir. Doktorunuza başvurduğunuzda, ağız içi, kulaklar, lenf nodları, deri başlıca olmak üzere tüm sistemlerin muayeneleri yapılır. Bazı durumlarda boğazdan sürüntü şeklinde tahlil alınabilir.
Ateş kontrolüne dikkat edilir
El–Ayak-Ağız Hastalığı’nda asıl tedavi destek tedavisidir. Ateş kontrolüne dikkat edilir. Hastanın ağız içi yaralarından dolayı beslenmesi özellikle de sıvı alımı azalmışsa, damar yolu ile sıvı desteği verilebilir. Fakat öncelikle ağızdan besin ve sıvı alımı denenmelidir. Ağız içi yaraları için ağız bakımı spreyleri, içeriği parasetamol ve ibuprofen olan ağrı kesici şuruplar ve çinko desteği sağlanır. El–Ayak-Ağız Hastalığı bir virüs hastalığı olduğu için asıl tedavide antibiyotiklerin yeri yoktur.
Döküntüye eşlik eden inatçı yüksek ateş, bilinç bulanıklığı, kusma, solunum zorluğu, çarpıntı hissi gelişirse hastanede takibi uygundur. Küçük çocuklarda ve bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde komplikasyonlar ve nadiren ölüm görülebilir.
İlk hafta daha bulaştırıcı olur
Hastalık döküntü ve ateşin olduğu ilk hafta daha bulaştırıcıdır. Döküntüler geriledikten sonra dahi birkaç hafta süresince viral taşıyıcılık devam etmektedir. Çocukların hastalık belirtileri geçene kadar olan sürede evde dinlenmeleri ve okula gitmemeleri uygundur. Gebeliğin ilk üç ayında geçirilen infeksiyon ile düşükler görülebilir. Bu sebeple hasta çocukların gebelerin yakınında bulunmamaları önemlidir.
Yorumları görebilmek, soru, görüş ve önerilerinizi bizimle paylaşmak için facebook hesabınız ile giriş yapmalısınız.
Facebook’ta adınıza gönderim yapmadığınızı bilmenizi isteriz..