Gölgeniz Boyunuzdan Daha Kısa Olduğunda… GÜNEŞE DİKKAT!

Güneş ışınlarının en dik geldiği aylar olan yaz döneminde tatil yapmak, güneşin keyfine varmak, denizde, havuzda eğlenmek her çocuğun hakkı. Ancak güneşin faydaları kadar olumsuz etkilerini de göz ardı etmemek gerekiyor.

Ozmoz Kidswear Firma Sahibi ve Tekstil Mühendisi Mukadder Özden, çocukları plajda, parkta oyun oynarken, yani uzun süre güneş altında kalırken koruyacak UV faktörlü giysiler hakkında bilgi veriyor.

Sıcak yaz günlerinin keyfini sürmeye çalışırken güneşle ilişkimizi sağlıklı biçimde sürdürmeliyiz. Özellikle çocuklarımızın açık havada, deniz kıyısında çok sevdikleri oyunları sırasında...

Güneşin cilt üzerindeki olumsuz etkisi 1800’lü yıllardan beri biliniyor

Uzun yıllar önce güneşin cilt üzerinde olumsuz yanlarının da olduğunun farkına varılmıştı. Önceleri olaya kozmetik açısından yaklaşan bilim insanları, ilk olarak 1800’lü yılların sonunda özellikle güneş ışınlarının dik geldiği saatler arasında güneş altında kalmanın sağlık sorunları yaratabileceğini keşfettiler ve insan cildini bu riskten korumak için çalışmalar başlattılar. 1935’de de ilk koruyucu güneş yağı üretildi.

1980’li yıllara gelindiğinde ise Dünya’nın ozon tabakasının incelmeye başladığı, güneşin ultraviyole ışınlarına fazla maruz kalmanın kansere yol açabildiği dile getirildi. Bundan sonra koruma faktörlü kozmetikler, UV korumalı giysiler, gözlükler gibi birçok konuda çalışmalar hız kazandı.

Bir tekstil mühendisi olarak bu konuda ilk araştırmamı 90’lı yılların sonunda bir Alman müşterimiz için yaptığımızı hatırlıyorum. O yıllarda Türkiye’de bunu ölçümlemek bile çok kolay değildi. Ama artık bu konuda elimiz daha güçlü. Türkiye’de hem üretim hem de laboratuar testleri kolayca yapılabiliyor.

Plajda güneş altında oynayan çocuklar için koruyucu kıyafetler

Biz de bu yazımızda özellikle yüzme sezonunda çocuklarımıza giysi seçerken, plajda güneş altında ya da açık havada zaman geçirirken nelere dikkat etmeliyiz konusuna bir daha dikkat çekelim istedik.

Güneş ışınlarının etkisini belirlemek için, Dünya’da güneş ışığının Ultraviyolet kısmının (UV) en etkili olduğu yer olan Avustralya ve Yeni Zelanda tarafından hazırlanan ortak standart, (AS/NZS 4399 standardı) tüm Dünya ülkelerinde geçerli kabul edilmekte. Güneş koruyucu ürünlerin üzerinde yazan koruma faktörleri, bu standarda göre ölçülerek belirlenmiş UPF (Ultraviolet Protection Factor) değerleridir. Özellikle Akdeniz çevresinde ve yaz günlerinde UPF değeri 50 ve üzeri olan ürünlerin kullanılması önemle tavsiye edilir.

UV korumalı giysiler de, plajlar, tekneler veya yazlık tatil bölgelerinde güneşin ultraviyole  ışınlarından korunmak için önemli bir araçtır. Özellikle mayoların etiketlerinde UPF  bilgisi olduğuna bakılmalıdır. Bunlarda da UPF 50+ korumanın olması şiddetle tavsiye edilir.
Giysilerde ise kullanılan kumaşların sıklığı, UV koruma düzeyini arttırır.

Bu nedenle biz, Ozmoz Kidswear olarak plaj grubunda kullandığımız her kumaş cinsini üniversite laboratuvarlarında test ettiriyor, minimum UPF 50 koruma sağladığından emin oluyoruz.

Özellikle mayoluk örme kumaşlarda özel bir teknikle örülmüş, esnetildiğinde de ışığı daha az geçiren kumaşları kullanıyoruz.

Güneş altında kullanılacak dokuma kumaştan yapılmış şortluk, anorak tarzı kumaşlarda da, daha ince ipliklerden ve sık dokunmuş microfiber kaliteleri tercih ediyoruz.

Günlük kullanımda ferahlık sağlayacak giysiler için, yapısı gevşek olmasına rağmen çift kat özelliği ile koruma sağlayabilen pamuk müslinler ya da krinkıl gibi hacimli dokumalar tercih edilebiliyor.

Çocukları güneşin olumsuz etkilerinden korumak için

• Sonuç olarak, çocuklarımıza/bebeklerimize güneş altında oynarken, denizde eğlenirken mutlaka güneş koruyucu ama sudan ağırlaşıp onu rahatsız etmeyecek koruyucu giysiler giydirmeliyiz. Bu konuda çok geniş, fonsiyonel ve eğlenceli bir kolleksiyonumuz mevcut.
• Renklerin avantajına da dikkat etmeliyiz. Koyu renk giysilerin geçirgenlik düzeyi daha düşüktür.
• Güneş kremi/yağı kullanmak önemlidir. Özellikle giysilerin kapatamadığı, yüz, el, kol, bacak gibi bölgelerde mutlaka çouklarımız/kendimiz için kullanmalıyız. Bu malzeme vücuda emildiği için, ürün seçiminde dikkatli olmalı, özellikler bebek/çocuklarımız için daha doğal içerikli, tehlikeli kimyasallar içermeyen ürünleri tercih etmeliyiz.
• Mümkün ise saat 10-16 saatleri arasında uzun süre güneş altında kalmamalıyız. Bu saatler ışınların yeryüzüne en dik ulaştığı saatlerdir ve bu saatlerde gölgemiz boyumuzdan kısa olur. 
• Burada tekrar başlıktaki konuya geliyoruz, çocuklarımıza bu bilinci (gölgesinin boyunu kontrol etmeyi) aşılarsak, kendi kendilerini korumayı bir oyun gibi öğrenebilirler.