Giriş Yapın

Facebook ile Bağlan Sizin adınıza paylaşım ve izinsiz gönderim yapmıyoruz.
İkiz Hamileliği mi? Nasıl Yani?
İkiz Hamileliği mi? Nasıl Yani?
Kişisel Temizliğiniz Hakkında Bildikleriniz Doğru Mu?
Kişisel Temizliğiniz Hakkında Bildikleriniz Doğru Mu?

Hamilelik Şikayetleri

Hamilelik Şikayetleri

Kadın olmanın geninde var şikayet etmek, memnuniyetsiz olmak, naz yapmak… Hamilelik sürecinde de değişen hormonlar ve beraberinde değişen duygu durumları bu genlerinde tavan yapmasına sebep oluyor. Bununla birlikte de şikayetler artıyor. Peki dokuz ay boyunca anne adaylarının en çok şikayet ettikleri neler? Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Bülent Tekin’e sorduk.

Ciltte lekelenme artışı hamilelik sürecindeki hormon değişikliklerine bağlıdır ki bu belirtiler de ilerleyen haftalarda kaybolur.

İlk 3 ayda yorgunluk, bulantı ve kusma sık görülebilir

Hamilelik toplum tarafından heyecanlı, duygulu bir süreç olarak bilinmektedir. Fakat kadınlar hamile kaldıkları gün bu sevinci yaşadıktan kısa bir süre sonra hamilelikleriyle ilgili süreci merak eden, vücutlarındaki bazı değişiklikleri sürekli sorgulayan bir sürece girerler. İlk üç ayda hamile kadınları bekleyen temel şikayetler; yorgunluk, uyku hali, bulantı, kusma, kanama ve kasık ağrılarıdır. Kanama şikayeti, genellikle lekelenme şeklinde olur ve bu şikayet hamilelerin en kaygı duyduğu durumdur. Bu durum bazen düşük veya düşük tehdidini işaret etse de genellikle implantasyondan (yerleşme) dolayı olur. Bulantı-kusma, ‘beta hcg’ adlı gebelik hormonunun ilk üç ayda kanda yüksek seyretmesine bağlı oluşur. Sonrasında bu hormon seviyesindeki düşüşle beraber bu şikayetler kendiliğinden kaybolur. Kişide tiroid hastalığı da mevcutsa bulantı veya kusmalar çok daha ağır seyreder. Tiroid hastalığının tedavisiyle bulantılar da azalır.

Bol sıvı tüketmeyi unutmayın

Eskiden hastalara kuru ve tuzlu gıdalar yemesi, yağlı ve tatlı gıdalardan kaçınması önerilirdi. Güncel yaklaşımda hastanın gıda seçimini kendisinin yapması öneriliyor. Mümkünse kusmayla kaybettiği sıvı ihtiyacını yerine koymak için bol sıvı tüketmesi önerilir. Bu şekilde başarılı olunamayan hastalarda ilaç tedavisine geçilir. Bu tedavi nadiren de olsa hastanede yatarak olabilir. Hastalar kilo kaybına uğrayabilirler. Kilo kaybı yüzde 10'dan fazla olursa veya karaciğer etkilenmeye başlarsa hastaneye yatarak damar yolundan beslenmeleri gerekebilir. Gebeliğin ilk aylarında göğüslerde sızlama ve hassasiyet olabilir. Bu şikayet kısa bir sürede kendiliğinden kaybolur. Bu süreçte hastaya mümkün olduğunca sutyen takmaması önerilir.

Vücut ödeminiz sizi korkutmasın

Hamileliğin ortadaki üç ayı genel olarak en rahat dönemdir. Son üç ayda ise kilo artışı ve karnında taşıdığı bebeğin bası bulgularından dolayı oluşan ve vücudun ağırlık merkezinin değişmesine bağlı olarak ortaya çıkan şikayetler görülebilir. Diş eti kanamaları, burun kanamaları hamilelikte beklediğimiz normal belirtilerdir. Hamilelik ilerledikçe vücutta ödem artışı olur, tansiyon yükselmediği sürece ödemden korkulmamalıdır. Bu ödemin sebebi damar içerisindeki sıvının damar dışına çıkarak dokuda birikmesidir. Bacaklarda oluşan kramplar ve karın ağrılarının sebebi ise vücuttaki magnezyum ve kalsiyum eksikliğinden kaynaklanabilir. Ancak gebelikte anneye magnezyum ve kalsiyum desteği verildiği takdirde bu kramplar geçebilir. Hamilelik süresinde burunda, ayaklarda, ellerde büyüme olabilir, sonrasında bu bulgular yavaş yavaş gerileyecektir. Sık idrara çıkma şikayeti rahmin idrar torbasına yaptığı basıdan kaynaklanır ve gebelik haftası ilerledikçe artar.

Şeker tarama testine önyargılı yaklaşmayın

Tüm dünyada 24-28. haftalar arasında yapılan gebelik şekeri tarama testleri maalesef ülkemizde bir tartışma konusu haline gelmiştir. Bu konuyla ilgili hiçbir bilimsel kanıt olmadığı halde medyadaki haberler yüzünden gebeler şeker tarama testi yapmak konusunda tereddüt etmektedirler. Halbuki tespit edilememiş gebelik şekeri onlara ve taşıdıkları bebeğe çok daha zararlıdır. Ülkemizde yapılan diğer bir eksik ise tüm gebelik takiplerinin doktor tarafından yapılmasıdır. Oysaki hamile kadınlara verilecek iyi bir gebelik eğitimi doktor muayenesinden çok daha faydalıdır. Hamileliğin özellikle ikinci yarısı süresinde haftada bir tansiyon ölçümü, her gün bebek hareketlerinin hamile kadınlar tarafından takibi, ultrason kontrollerinden çok daha önemlidir. Bebek hareketlerinin 12 saat içerisinde en az 10 defa olması, bebeğin anne karnında sağlıklı olduğunun en önemli belirtisidir.

Vitamin kullanımı gerekli mi?

Hamile kadınların sıklıkla sordukları diğer bir soru ise beslenme ile ilgilidir. Hamilelik süresince karbonhidrattan fakir, proteinden zengin bir diyet programı onlar için yeterlidir. Bol su tüketilmeli; sigara, alkol, çay, kahve ve katkı maddeli gıdalardan kaçınılmalıdır. Aslında bu öneriler sadece hamileler için değil tüm toplum için uyulması gereken diyet kurallarıdır. Gebelikle ilgili eczanelerde çok sayıda vitamin ilacı, omega-3, balık yağı gibi ürünler satılmaktadır. Bunların da kanıtlanmış bir faydası olmadığından hala rutin destek tedavi protokolüne girememiştir. Gebelikte alınması gerekli olan yegane element demirdir. Tüm enfeksiyonların artması hamilelikteki genel vücut bağışıklığının azalmasına bağlıdır. Bu yüzden çoğu ülkede grip aşısı hamilelere rutin olarak yapılmaktadır.

İlginizi Çekebileceğini Düşündüğümüz Diğer Haberler
FACEBOOK YORUMLARI
ANNEBEBEK ÜYELERİ NE DİYOR?

Yorumları görebilmek, soru, görüş ve önerilerinizi bizimle paylaşmak için facebook hesabınız ile giriş yapmalısınız.

Facebook’ta adınıza gönderim yapmadığınızı bilmenizi isteriz..