Kişisel Temizliğiniz Hakkında Bildikleriniz Doğru Mu?

Kişisel temizliğiniz konusunda ne kadar titizsiniz? Hamilelik döneminizde
kişisel bakım konusunda nelere, neden dikkat etmelisiniz? Lazer yaptırmalı mısınız? Genital bölge temizliğinde ph uygunluğu nedir? Ürünlerin etiketlerinde yazan hangi kelimeleri görmezden gelmemeliyiz? Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Demet Dikmen, sorularımızı yanıtladı.

Lazer epilasyon, ciltten daha derinlere yayılmayan, radyasyon gibi zararlı etkileri olmayan bir işlem olsa da gebelikte, özellikle de ilk 3 ayda yapılması konusunda çekimser olduğumuz bir yöntem.

Gebelik kişisel bakımın biraz daha önemli, biraz daha hassas olması gereken bir dönem. Gebelik kadının tüm güzelliğinden ve bakımından feragat edeceği bir dönem değil bilakis pek
çok kadın için kendine daha çok özen gösterdiği, kendini güzel ve güvenli hissettiği bir dönem olmalıdır. Günümüz kadını artık çok çalışkan, üretken, bilgiye ve ulaşımı kolay ve kendisi için ne istediğini son derece iyi bilen bir portre çiziyor.

Bakım Ürünlerine Dikkat

Gebelikte metabolizma biraz daha hızlanmış, kan hacmi ciddi oranda artmış, kalbin yükü artmış ve bunların sonucunda terleme biraz daha artmıştır. Terle oluşan nemli ortam bakterilerin ve mantarın yaşaması için maalesef çok uygun bir ortamdır. Bakteri ve mantarlar da hem hastalıklara hem de kötü kokulara sebep olabilir. Dolayısıyla sık sık duş almak hem terin uzaklaştırılması ve dolayısıyla bakteri ve mantar gelişimini engellemek hem de vücut ısısının dengelenmesi için çok faydalı olacaktır. Ama vücudumuz için kullanacağımız bakım ürünlerinde de en az kimyasal madde içerenler tercih sebebi olmalıdır. Bu açıdan ph değeri dengeli duş jelleri, genital bölge temizliği içinde yine genital bölge ph’ına uygun intim temizleyiciler uygun olur.  Tabii her şeyin aşırısının zararlı olduğu gibi aşırı yıkanmayla derinin koruyucu tabakası uzaklaştırılması halinde yine bakteri ve mantarların cilde nüfuz etmelerine sebep olabiliriz. Aynı zararlı etki ph'ı çok alkali sabunları kullanarak da oluşturulabilir.

Cildi Nemlendirmek Önemli

Cildi nemlendirmek de çok önemli. Bu noktada bitkisel yağlardan faydalanılabilir. Kakao yağı en bilinenlerinden, bazı karışım yağları da bu noktada çok faydalı. En eskilerden olan acıbadem sütü ise erken doğumu tetikleme riskinden dolayı son yıllarda kullanımı tavsiye edilmeyenlerden.

İğneli Epilasyon Önerilmiyor

Genital bölge sadece nazikçe dışarıdan temizlenmeli, vajina içine hiçbir şekilde temizlik yapılmamalıdır. Tüylerin uzaklaştırılması işlemi için ağda ve jilet çok uzun yıllardır uygulanan ve zararsız işlemler. İğneli epilasyon ve lazer epilasyon ise daha invazif ve ağrılı işlemler. Lazer epilasyon, ciltten daha derinlere yayılmayan, radyasyon gibi zararlı etkileri olmayan bir işlem olsa da gebelikte, özellikle de ilk 3 ayda yapılması konusunda çekimser olduğumuz bir yöntem. İğneli epilasyonda ise kıl kökleri elektrik enerjisi kullanılarak yakılmaktadır. Bu işlemde kullanılan elektrik de düşük seviyede olsa da ağrılı bir işlem olması itibariyle gebelikte çok tavsiye etmediğimiz bir işlem. Nitekim ağrı teorik olarak gebede kasılmaları tetikleyebilir, erken doğuma sebep olabilir.

Doğal Ürünler Tercih Edilmeli

Saç için mümkün olduğunca doğal ürünler, bakım kürleri uygulayabilir. Saçlı deri nispeten geniş emilim yüzeyi ile toksik ürünlerin kana geçmişi için de ciddi bir risk teşkil eder. Saç boyası olarak fenol ve benzeri şeyler içermeyen nispeten zararsız boyaların tercihen ilk 10 haftadan sonra kullanılması tedbirli bir yaklaşım olacaktır. Cilt temizleyici ve nemlendiricileri genel olarak güvenle kullanabilirler. A vitamini türevlerini içeren cilt ürünlerini kesinlikle kullanılmamalıdır. Sivilce tedavisi amacıyla lokal ya da sistemik A vitamini türevlerinin kullanımı gebeliğin hiçbir döneminde uygun değildir. Hatta tercihen bu ilaçların kullanımı bırakıldıktan 3-6 ay sonra gebe kalınması tavsiye edilmektedir.

Güneşle Seviyeli İlişki

Güneşten korunma çok önemlidir.  Zira güneş lekeleri özellikle hassas ciltli kadınlar için gebelikte önemli bir sorundur. Ancak her şeyde olduğu gibi aşırısı da birtakım sıkıntıları beraberinde getirir. Güneşten aşırı sakınmak veya güneş koruyucu krem kullanılması D Vitamini eksikliğinin önemli sebeplerinden birini oluşturmaktadır. Yine de güneş ışınlarının yeryüzüne çok dik ulaştığı saatlerde güneşe çıkmamalı veya mutlaka çıkılacaksa uygun güneş koruyucu kremler ve giysilerle korunmak çok önemlidir. Diğer saatlerde ise güneşin yararlı ışınlardan mümkün olduğunca faydalanmak gerek.

Vücudu Nemlendirin

Tüm gebelik boyunca vücut nemlendirilmelidir ama 20. haftadan sonra sadece nemlendiriciler, oluşması muhtemel çatlakları önlemede yeterli olmayacaktır. Çatlak oluşumunda her ne kadar genetik, yani kişinin kollajen tipi en önemli faktör olsa da özellikle çatlak önleyici olarak geliştirilen kremler ve yağlar oldukça büyük yarar sağlamakta. Bu kremler ve yağlar tabii ki anne adayı ve gelişmekte olan bebek için risk oluşturmayan doğal özler ve kimyasallar içeriyor. Eskiden çok fazla kullanılan ve hemen hemen herkesin bildiği ve kullandığı acıbadem sütünün ise uzun süre kullanıldığında erken doğuma sebep olduğuna dair çıkan bilgilerle artık günümüzde kullanılmaması tavsiye ediliyor.

Sakınılması Gereken Kozmetik Ürün İçerikleri

• Alüminyum klörür heksahidrat: Terleme önleyici (antiperspiran) koltuk altı ürünlerinde bulunuyor. Deodorant ve roll-onlarda alüminyum hexahidrat ve klohidrat birliğini araştırmak gerek.

• Betahidroksi asitler: Salisilik asit, 3-OH Propronik asit , trethokanik asit ve tropik asit

• Kimyasal güneş koruyucular: Avobenzon, homosalat, oksisalat, oktokrilen, oksibenzon, okstinoksat, mentil antranilat ve okstokrilen.

• Dietanolamin (DEA): Saç ve vücut ürünlerinde bulunur. Özellikle gebelikte DEA, oleamid DEA, Lauramid DEA ve Kokamid DEA’dan kaçınmak gerekir.

• Dihidroksiaseton (DHA): Bronzlaştırıcı spreylerde bulunur. Solunum yoluyla alınırsa tehlikedir.

• Formaldehid: Saç düzleştirici bakımlarda, ojelerde ve takma kirpik yapıştırıcılarında bulunabilir. Ürün içeriği listesinde şu kimyasallar araştırılmalı: Formaldehit, kuaternium-15, dimetil dimetil (DM-DM), imidazolidinil üre, sodyum hidroksi metilglisinat ve 2-bromo 2-nitro propan 1,3 diol(bromopol)

• Hidrokinon: Renk açıcıdır. Hidrokinon, idrokinon, 1-4 hidroksibenzen

• Parabenler: Propil, butil, izopropil, izobutil ve metil parabenlerden uzak durmak gerekir.

• Ftalatlar: Yapay parfümler ve tırnak cilalarında bulunur. Özellikle dietil ve dibutil olanlarından korunmak gerektir.

• Retinol: Vitamin A, retinoik asit, retinil palmitat, retinaldehit, adopalen, tretinoin, tazaroten ve izotretironin içerikleri gebelikte asla kullanılmaması gereken ürünlerdendir. Anti-aging amaçlı olarak bunlara alternatif doğal ürün seçenekleri de vardır.

• Tiyoglikolik asit: Tüy dökücü kremlerde bulunur. Aynı zamanda Asetil merkaptan, Merkaptoasetat, Merkaptoasetik asit ve Tiyovanik asit olarak da etiketlenebilir.

• Toluen: Ojelerde bulunabilir.

Gebelikte Cilt Güzelleştirme ve Anti-aging İçin Kullanılabilecek Doğal Retinol Alternatifleri

• Soya: Soyanın cildin kollajen üreten fibroblastları üzerine etkisinin en az Retinoller kadar olduğu anlaşılmış durumda. Fibroblastları cildin kollajen üreten motoru olarak düşünürsek Soya da moturun çalışmasını devam ettirecek yağ konumunda. Bir sakıncası var: Soyanın Östrojen-benzeri etkileri pigmentasyonu artırarak güneş lekelerini daha kötü yapabilir.

• C Vitamini: Bu değerli besin maddesi mutfak dolabınızda olduğu kadar banyo dolabınızda da bulunmalı. C vitamini kollajen üretiminde çok önemli rol oynuyor. Ayrıca C vitamini antioksidan olduğu için serbest radikallerle savaşarak hücreleri hasardan koruyor.

• Glikolik Asit: Fazla yağı temizleyerek ve ölü hücreleri uzaklaştırarak cildi arındırıyor.