Giriş Yapın

Facebook ile Bağlan Sizin adınıza paylaşım ve izinsiz gönderim yapmıyoruz.

İncelikler Yüzünden

İncelikler Yüzünden

Sertap Erener’in çok sevdiğim bir şarkısı vardır:
“Bir minicik kız çocuğu bak
Duruyor orada hala
Anlatamam gördüklerimi
O neşeli çocuğa”
…….
………
“Siz yine de
İncelikli davranın
Benim kadar değilse de…”  Şarkı böyle devam eder gider.

Samimiyet mi sınırı işgal etmek mi?

Çevremizde gördüğümüz insanlara gerçekten ama gerçekten ne kadar incelikli davranıyoruz acaba? Herkesin bir sınırı, bir yaşam alanı ve kişiliği var, buna ne kadar saygı duyuyoruz?
Genelde bizim gibi toplumlarda samimiyetle, karşındakinin sınırını işgal etme çok fazla karıştırılıyor nedense. Hele ki anneyseniz bu iş daha da karmaşık hale geliyor, ben de yaşadım ve de hala yaşıyorum.

Anne olduğunuzda özellikle tecrübesizseniz etrafınızda size yardım eden çoktur ve bu da çok güzeldir ama bir de çok karışan ama her şeye karışan, müdahil olmak isteyenler vardır ki, bu yeni anneyi yorar hem de çok yorar.

Ben oğlumu iki yıl emzirmiştim ve de sütümün miktarı çok iyiydi ama o yorgun halimle yanıma gelip “Sütün yetmiyor mu acaba senin?” diyenler olurdu hiç unutmam! Ne kadar inceliksiz bir söylem! Bir anne ve çocuğu arasındaki bu çok özel anlara saygı duymak gerekir kanımca. Kaldı ki annenin sütü gerçekten yetmeyebilir, bu durumda anneyi rahatlatmak çok daha iyi olmaz mı?
Sonra;
“ Yemiyor mu bu çocuk? “
“ Neden spora gitmiyor?”
“Neden böyle davranıyor?”
“Sen de çok yüz veriyorsun annesi?” ( Kaldı ki o benim çocuğum tabii ki yüz vereceğim!)
“Derslerine neden yardım ediyorsun?”
Gibi gibi…
Yine inceliksiz, yine hiç yapıcı değil maalesef.

Karşımızdaki insanı yargılamayalım, değersizleştirmeyelim

Geçenlerde ünlü bir sanatçımız instagram hesabında bu konudan şikayetçiydi. Yeni doğum yapmış ve bebeğini dışarıda gezdirirken sokaktan geçen birkaç kişi bebeğinin fiziği hakkında incitici şeyler söylemiş. O da haliyle üzülmüş ve bir anneye ve çocuğuna böyle yorumlar yapmanın yanlış olduğundan bahsetmiş.

Üzmeyelim birbirimizi, hem cinslerimizi, anneleri, insanları, çocukları, hayvanları, doğayı, evreni ve bir de kendimizi…

İncelikle olalım sadece bir tık daha… Sosyal medyada ya da dışarıda yargısız olalım, kimseyi dinlemeden anlamadan yorumlamayalım. Annelere sevgimizi, tecrübemizi sunalım ama onu değersizleştirmeden. Çocuğu üzerinden ya da anneliği üzerinden vurmadan yapalım bunu.
Her anne çocuğunun iyi olmasını ister, her yaptığı evladının daha sağlıklı, daha mutlu ve hayata uyumlu bir birey olması içindir. İnanın kendince elinden gelenin en iyisini yapıyordur. Takdir edelim onu, ne kadar iyi bir annesin, sen dünyada gördüğüm en tatlı annesin diyelim ne kaybederiz ki…

Hem daha mutlu kadınlar, anneler olur etrafımızda hem de biz pozitif yaklaştığımız için kendimizi daha iyi hissederiz.

Toplumun, bireylerin, annelerin daha mutlu olması için daha incelikli olmayı, daha incelikli davranmayı öğrenmemiz lazım hem insanlara hem de kendimize karşı.
Ne diyor şarkının sonunda:

“Artık beni asla yaralayamaz hayat, eğer istemezsem.
Yıllar beni kolay yakalayamaz, ben durup beklemezsem…”
Ve güçlenelim elbette. İnceliksiz davranışlara, manipülasyonlara da uğrasak sınırlarımızı koruyalım, sağlam duralım. Bizi olduğumuz gibi seven, gören insanların varlığını hatırlayıp şükran duyalım. Ve sevelim kendimizi, en çok da kendimize incelikli davranalım.

Mutlu bir Haziran ayı dilerim…
 

İlginizi Çekebileceğini Düşündüğümüz Diğer Haberler
FACEBOOK YORUMLARI
ANNEBEBEK ÜYELERİ NE DİYOR?

Yorumları görebilmek, soru, görüş ve önerilerinizi bizimle paylaşmak için facebook hesabınız ile giriş yapmalısınız.

Facebook’ta adınıza gönderim yapmadığınızı bilmenizi isteriz..