Çocuklarda Okul Olgunluğu

Okul sosyalleşme sürecinde ilk temel toplumsal yapıdır. Bu kurum belirli öğrenme kalıplarının gerçekleştirilmesi sorumluluğunu taşır. Okul kavramı içinde bahsettiğimiz bu sosyal yapının 2 temel işlevinden bahsetmek mümkündür.

1-    Çocuğun kendi başına bir takım öğrenme tiplerini gerçekleştirme sorumluluğudur ki biz buna “öğretim görevi” diyoruz ki bu diğer anlamda çocuğun akademik gelişimini, çocuğun yetenek ve becerileri, algısı kapasitesinde gelişimini sağlamaktır.

2-    Diğer sosyal kurumların boşluğunu doldurma görevidir ki buradaki amaç, çocuğun öteki bireyler ile iletişim kurma becerisi, oyun oynama becerisi ve alışkanlığı, diğer bireyler ile çalışma becerisi kazanma ve sürdürebilmesidir. Bu basamakta daha sosyal bir işlevden bahsedilmektedir.

Okulun görevi açısından bakıldığında bireyin gelecekteki yaşamı için okulun rolü ve önemi büyük bir alan kaplamaktadır.

Okul bireyin hayatında bu kadar önemli iken, bireyin okul olgunluğuna erişmiş olması da okula başlama ve sürdürme sürecini etkilemektedir. Diğer bir deyişle bireyin okula başlamak için hazır olması gerekmektedir.

Okula hazırlıklı olmak ne demektir?

• Fizyolojik faktörlerin olgunluğu
• Zihinsel faktörlerin olgunluğu
• Çevresel –Sosyal faktörlerin olgunluğu
• Duygusal faktörlerin olgunluğu
• Dil gelişiminin olgunluğu

Okula hazır olmayı belirleyen faktörlerdir. Kısaca açıklarsak eğer, Kronolojik yaş, boy ve ağırlık, cinsiyet, görsel,  işitsel ve hareket algılarının gelişmiş olması gerekir ki fizyolojik faktörlerin olgunluğundan bahsedebilelim. Günlük yaşantılarda bilgi ve anlayış kazanma, zeka olgunluğu zihinsel faktörler kapsamı içindedir. Sosyal beceri, çevresel iletişim becerisi, teknolojinin kullanılması konusundaki bilinç ve kabiliyet, çocuğun özellikle anne ile kurduğu bağın ne derece güvenli ve kaliteli oluyor oluşu da çocuk için çevresel duygusal ve sosyal faktörlerin olgunluğu konusunda bizlere ip ucu vermektedir. Bilişsel anlamdaki gelişim, alıcı dil becerisi, ifade kabiliyeti dil becerisinin gelişimi konusunda eğitimcilere bir bireyin okula ne kadar hazır olup olmadığı konusunda ipucu vermektedir.

Eğitim–öğretim yaşının 60 ay’a çekilmesi ile beraber yaşanan tartışmalar son dönemde çocukları okul dönemine girecek ailelerin zihinlerini karıştırmış durumda. 60-66 ‘a kadar ailenin kendi inisiyatifine bırakılarak, okula başlaması uygundur denilen yaş skalası eğitim sürecinde başlamış durumdadır. 66 ay sonrası çocuklar için ise okul zorunlu kılınmaktadır. Bu süreç içinde çocuklarının okula başlama konusunda ne kadar hazır olup olmadıklarını ölçümlenebiliyor olması ailelere çocuklarının okula hazır olup olmadıkları konusunda rehberlik yapacaktır.  Psikologların uygulamış oldukları bu testler ile söz konusu çocukların, görsel algı, alıcı dil becerisi gelişimi, ince, kaba motor gelişimi, sosyal ve duygusal gelişimlerinin ölçümlenmesi yapılabilmektedir. Bu testler sayesinde anne ve baba olarak çocuklarınızın ilgi alanlarını, yetenekli oldukları alanları, becerileri ve kapasitelerinin yoğun olduğu alanları önceden öğrenerek onların ilerleyen akademik sürecinde daha etkin ve başarılı bir rehberlik yapabilirsiniz

Siz sevgili okurlar okul gibi hayatının önemli bir evresine girecek olan çocuklarınız için uzman kişilerden yardım alarak onların gelişimlerine katkıda bulunmak siz ebeveynlerin, çocuklarınıza yapacağınız en güzel yatırımdır.