Ayşegül Aldinç

Ben Bana Yetmiyorum

Bugünlerde radyoda en çok çalan şarkıları listelemeye başlasak ilk sırayı “O Kız” şarkısıyla Ayşegül Aldinç alır hiç şüphesiz… Uzun bir aradan -ki bu yaklaşık on yıl- sonra enerjisiyle tekrar “Ben buradayım” dercesine ekranlara döndü. Aslında albüm çalışmalarını yapmaya başlamış, single çıkarmayı da düşünmeyle düşünmeme arasındaymış ki tam da bu sırada Sezen Aksu’nun kendisine şarkı yazmasıyla, yani sürpriziyle albüm öncesi bir single’la sevenlerine merhaba dedi. Albümü, heyecanları, hayatı, bakış açısı kısacası her şeyi özetlercesine kısa bir söyleşi gerçekleştirdik kendisiyle.

10 yılın ardından tekrar çalışmalara başlamak size neler hissettirdi? Özellikle de Sezen Aksu’nun size özel bir şarkı hazırlaması…
Bir süredir çalışıyordum zaten. Sezen’in bu sürprizi beni single yapmaya yönlendirdi. Şimdi sıra albümde...

Bir röportajınızda “Hayat boyu, seçtiğim bir yalnızlığı yaşadım.” demişsiniz. Bu durumda yalnızlığı da seven bir yapınız var diyebilir miyiz?

Yalnız kalamayan insanlardan olmadım hiç. Bunun aksi çok yıpratıcı olurdu doğrusu. Seçtiğim durumlarda yalnızlığı severim ve seçtiğim insanlarla birlikte olmaktan gayet mutluyum.

Sizin de Eurovision deneyiminiz var. Müzik kariyerinize ilk adımı Eurovision Şarkı Yarışması'nda Modern Folk Üçlüsü ile katıldığınız ve Ali Kocatepe'nin bestesini seslendirdiğiniz "Dönme Dolap" isimli şarkıyla başlamışsınız. Sonrası nasıl geldi, neler oldu?

Okulumu bitirmeden şarkı söyleme hevesime yine Eurovision Türkiye elemelerine katılarak devam ettim. Fakat ilk albümüm çalışmamı gerçekleştirmem çok yıllar sonrasına rastlar.

Sizin öğretmenlik deneyiminizde var. Ne kadar sürdü? Neden devam etmediniz?
Marmara Üniversitesi Seramik Fakültesi’ni bitirdikten sonra kısa bir süre resim ve müzik öğretmenliği de yaptım. Bu yanım pek bilinmez mesela.

Uzun yıllardır müzik sektöründe yer alan biri olarak, ülkemizde dünya ölçeğinde sanatçıların çıkması için verilen eğitimi yeterli buluyor musunuz?

Ben alaylı olduğumdan bu konuda cevap verme yetkisine sahip olmadığımı düşünüyorum. Fakat sektörel anlamda ve pop müzik ise muradımız, eğitim görmemiş çok sayıda şarkıcı ya da bestecinin başarılarına da fazlaca tanıklık ettiğimiz durumları yaşamaktayız diye düşünmekteyim. Buna mukabil her konuda eğitimi her bakımdan desteklerim.

Tüm bu çalışmalarınızın yanında yazı da yazıyorsunuz. Sitenizde yayınlanan yazılarınız var. Başka nerelerde yazılarınız yer alıyor? Seçtiğiniz konular yaşamdan mı? İlerisi için farklı projeleriniz var mı?

Yazmayı gerçekten seviyorum. Küçüklüğümden beri anneme özenip resimler yapardım. (Annem emekli resim öğretmenidir.) Babam rahmetli spor yazarı Orhan Aldinç. Baba mesleğimi ise Sabah ve Posta gazetelerinde 13 yıl yaşama dair köşe yazıları yazarak gerçekleştirdim. 2000 yılında “Ayşegül Kitapta” isimli, köşe yazılarımdan bazılarını içeren bir kitabım çıktı. Bir ara anılarımı kitap haline getirmeyi düşünüyorum.

Ayşegül Aldinç bir gününü nasıl geçirir?
Sadeleşmeye çalışarak, heyecanlı, telaşlı, yorgun ve mutlu.

Türkiye’de kadın olmak desek…

Ne meslekte olursanız olun zor derim.

Dünya hızla değişiyor. Eskiden dokunulmaz olarak kabul edilenler bile yıkılıyor. Ayşegül Aldinç değişen dün yayı ve yetişen popülasyonu nasıl değerlendiriyor?

İnternetle birlikte yaygın bir bireysellik hezeyanı gözlemliyorum. Globalliğin tanımı olan nereye giderseniz gidin hiçbir şeyi arkanızda bırakmama durumu her yere sanal olarak yetişmenizi sağlarken, size yalnızlığınızı hatırlatıyor. Bu kısır döngü içerisinde hayatlar kolaylaşıyor gibi görünürken bence yalnızlık kaçınılmaz oluyor.

Sürekli albümler, yeni isimler çıkıyor. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz bu süreci?
Renkli ve eğlenceli... Neyle eğlendiğine bağlı tabii.

Hani bir şarkı vardır bazen içinden çıkarsınız, bana özel dersiniz sözleri içinde. Sizin bu aralar dilinize takılan böyle bir şarkı var mı?

Single’ımdaki şarkılarım “O Kız” ve “Ağla” bugünlerde fazlaca dilimde. Gerek radyolarda gerekse sahnede veya başkalarının ağzında hep duyuyorum.

Sizin oyunculuk kariyeriniz de var. Bu konuda projeleriniz var mı?

Gelen teklifleri değerlendiriyorum. Beni heyecanlandıran bir durum olursa ve şu 90 dakika işi ekiplerin kafasını gözünü yarmadan hallolursa memnuniyetle yar alırım.

Hayat, hep seçimlerimizden ibaret iyi ya da kötü. Hayatınızda dönüm noktası olacak seçimleriniz oldu mu? Nelerdi bunlar? Şimdi nasıl değerlendiriyorsunuz tercihinizi?

İyi ki bir yüksek okul bitirmişim. İyi ki Eurovisiona katılmışım. İyi ki oyunculuğu deneyimlemişim ve iyi ki ne güzel şarkılar ve dostlar edinmişim.

Hep bir yenilenme söz konusu. 10 yıl önce sizi dinleyen genç nesil o zaman çocuktular belki de. Şimdi kitleniz şarkılarınızı nasıl yorumluyor dersiniz?

Geride kalmazsanız zamanı yakalarsanız sorun yok. Geçmişe saygı duyarak ileri bakarım. Bunu sezgisel boyutta yapabildiğimi biliyorum. Ama ben bana yetmiyorum! Oldum dersen yanarsın!

Röportaj: Aslıhan Gündüz