Zuhal Topal

Çocuk İnsanı Kesinlikle Olgunlaştırıyor

Kanlıca’nın en keyifli otellerinden biri olan Ajia Hotel’in boğaz manzaralı odasında özel olarak dikim yaptırdığımız kıyafetlere bakarak, “Çok şirinler, her şey çok güzel geçer umarım.” düşüncesi içerisinde olduğum bir anda ve tam da saatinde merhabalaştığım isim Zuhal Topal oluyor. Havanın bir açıp bir kapattığı İstanbul sabahında çekimlerimizi gerçekleştirirken çok keyif aldık, çünkü bol bol güldük. Aslında itiraf edeyim kaprisli biriyle karşılaşacağımı aklımdan geçirmiştim. Hislerinde çoğu zaman yanılan ben bunda da yanıldım ve aksine yüzünde gülümseme eksik olmayan “Kahveniz soğudu yenisini isteyelim.” dediğimde olsun sorun değil, içerim diyerek çekime devam eden, kızıyla ilgili bir anne ile karşılaştım ve bakın bu anne ile neler konuştum.

Hamilelik döneminizde hareketli geçti. Ekranların sevilen dizilerinden birinde oynuyordunuz…

Evet, hareketli bir dönem geçirdim. Doğumuma on gün kalana kadar çekimdeydim. Son üç buçuk ayımda da bir ayağım Alaçatı’daydı. Kalan son üç ayı orada geçirdim diyebilirim. Bol bol yürüdüm, yüzdüm, organik pazarlardan alışverişler yaptım. Eşim, ailem hep destekçilerimdi, bu yüzden de güzel bir dönem geçirdim. Çok çok duygusallaştım sadece bir de karnım büyüdü hepsi bu.

İlk tekme çok geç geldi.

Hayatınızın en anlamlı tekmesini yediğiniz an ne dediniz?

İlk tekme çok geç geldi, hatta biz Lina’nın cinsiyetini çok sonra öğrenmiştik. Hep saklamıştı kendini. Ultrasonda yüzü kapalı pozlar vermişti bize hep… Alaçatı’daydık, bir sabah saat yedi buçuk gibi gelen ilk tekmeyle “vurduuu, vurduuu…” diye bağırmaya başladım. Evdeki herkes panik, korku ve şaşkınlıkla yanıma toplandı ne oluyor diye. “Lina tekmeledi.” değince gülüştük ve sonrasında da tekmeler hız kesmeden devam etti.

Hiçbir şey o ilk karşılaşmanın yerini tutamaz.

İlk karşılaştığınız an?

Hayatımın en güzel tecrübesiydi. Hiçbir şey o ilk karşılaşmanın yerini tutamaz. Mucize gibiydi.

Çok zayıfsınız. Ekranda gördüğümüzden çok çok ince hatta. Hamileliğinizde kaç kilo aldınız?

Gönlümce yiyerek yirmi kilo aldım.

Peki nasıl gitti kilolar? Lina’yı emzirdiniz mi? Kilo vermede faydasını gördünüz mü?

ELBETTE… Lina’yı 11 aylığa kadar emzirdim sonra kendisi bıraktı. Kilolar zaten emzirdikçe gitti, sonrasında da spor ve dengeli beslenme geldi.

Nelerden mutlu oluyorsunuz?

Onun hareketlerini gözlemlemek, bana verdiği tepkiler, saçımı okşaması… Aslında ben onu değil de o beni büyütüyor. Bir insanın büyüme aşamalarını gözlemlemek harika bir tecrübe. Çocuk insanı kesinlikle olgunlaştırıyor. Çocuk bir insanın hayatında başına gelebilecek en güzel mucize…

Hayat Lina ile tam oldu yani öyle mi?

Hayatımızda büyük bir boşluk varmış da farkında değilmişiz. Biz çok dolu bir hayatımız var zannediyorduk ama meğer hiç de öyle değilmiş. Puzzel’ın çok büyük bir parçası eksikmiş. Kızım geldi tam olduk. Aile olduk. Onunla geçirdiğimiz zamanlar çok kıymetli. Mümkün olduğunca hep birlikte aktiviteler yapmaya zamanı birlikte geçirmeye çalışıyoruz.

Çalışan anne olmak sizi zorluyor mu?

Ben hep organize bir insan olmuşumdur. 24 yıldır bu sektördeyim hep aynı anda birkaç iş yapmışımdır mesela program sunarken dizide oynuyor, tiyatro sahnesine çıkarken aynı zamanda sinema filmi çekimleri, dublaj, reklamlarda rol alıyordum. Hatta 1,5 yıl radyo programı bile yaptım. O yüzden disipline olmak ve yaptığınız şeylerden keyif almaktır mühim olan. Ben şu lafa bayılırım: KADER GAYRETE AŞIKTIR..

Röportaj: Aslıhan Gündüz
Fotoğraf: Şahver Koçulu
Elbise: Ella Tasarım By Seda Çıtak
Ayakkabı: Bebbini
Mekan: Ajia Hotel