Karaman Kardeşler (haber)

İşitme Kayıplı Doğdular, Şimdi Şarkı Söylüyorlar

İşitme kayıplı doğan iki kardeş Azra ve Ömer, gördükleri tedavi sonrasında yaşamlarına sağlıkla ve başarıyla devam ediyorlar. Anne Ayşe Nur Karaman, çocuklarının doğuştan işitme kayıplı olduklarını ama koklear implant tedavisi uygulandıktan sonra tekrar işitme becerilerine kavuşarak, normal çocuklar gibi okul ve sosyal yaşamlarında mutlu olduklarını aktardı.

Üç çocuğundan ikisi işitme kayıplı doğan Ayşe Nur Karaman, anne babalara “Asla ümitsizliğe kapılmayın” diyerek, yüzde 85-90 işitme kayıplı çocuklarının koklear implant sayesinde sahnede şarkı söylediğini, işitme engelli bireylerin spordan sanata her alanda başarılı olabileceklerini belirtti.

İlk çocukları Azra’nın işitme kayıplı olarak doğduğunda dünyanın başlarına yıkıldığını anlatan Karaman, şöyle devam etti; “Ardından üçüncü çocuğumuz Ömer’de işitme kayıplı doğdu. Azra’da ümitsizliğe kapılmıştık. Etrafımızda hiç örnek yoktu. Zor bir süreç geçirdik. Ama sonra gördük ki işitme kaybı çözümsüz değil. Kendimizi boşu boşuna üzmüşüz. Ömer de çok daha bilinçliydik. Anneler babalar kendilerini boşuna üzmesinler. Koklear implant sayesinde üç çocuğumun arasında hiçbir fark yok.”

Koklear implant mucizemiz oldu

“Azra’nın işitme kaybı yeni doğan testinde anlaşıldı. Kaybı o zaman yüzde 40-50’ydi. Günlerce ağladım. 1 yaşını geçerken Azra’ya işitme cihazı takıldı. 5.5 yaşında işitme kaybı ilerledi ve yüzde 80-85’lere çıktı. Koklear implant ameliyatına karar vermeden önce yine günlerce ağladım. Adı ameliyat olduğu için korkuyorsunuz. Ya çocuğuma bir şey olursa diye, aklınıza türlü türlü senaryolar geliyor.

Sonrasında yaptığımız araştırmalar, doktorlardan dinlediklerimiz ile ameliyata karar verdik. Koklear implant ameliyatı sonrasında hayatımız bir anda normalleşti. Azra çok daha iyi anlamaya ve duymaya başladı. Koklear implant sonrası kızımın konuşması da çok değişti. İşitme cihazı ile bazı harfleri yanlış duyduğunu fark ettik. Koklear implant ameliyatı olduktan ve ses işlemcisi takıldıktan bir süre sonra Azra, “Anne kapının önünde çocuklar oyun oynuyorlar” dediğinde şaşkına döndüm, o çocuklar orada hep oynuyordu ama benim kızımın onları ilk kez duyduğunu fark ettim. Sonra dışarıdan gelen köpek havlama sesini duydu. Koklear implanttan sonra anladık ki işitme cihazı ile Azra bu seslerin hiçbirini duymuyormuş. Biz duyduğunu sanıyorduk. Bizim alıştığımız sesler olduğu için onun da duyduğunu düşünüyorduk. Meğer işitme cihazı ile duyduğu şeyler çok kısıtlıymış, gerçekten duymaya koklear implanttan sonra başladı. Bu bizim mucizemiz.”

İşitme kayıplı olduklarını hiç kimse fark etmiyor

Azra’dan 5 yıl sonra dünyaya gelen oğulları Ömer’in de işitme kayıplı olduğunu kaydeden Karaman, şunları ifade etti; “Ömer yeni doğduğunda işitme kaybı yüzde 60’lardaydı. Kızımdan bilinçli olduğumuz için atacağımız her adımı biliyorduk. Çözümümüz olduğunu bilerek, stresten uzak rahat bir süreç geçirdik. Azra’da döktüğüm göz yaşlarının artık boşuna olduğunu biliyordum. Ömer 4 yaşına kadar işitme cihazı ile devam etti. Sonrasında işitme kaybı yüzde 85-90’lara çıktı. Oğlumuza da hiç tereddüt etmeden koklear implant ameliyatına karar verdik. Bu kararı vermek hiç zor olmadı. Geçen yıl Mayıs ayında ameliyat oldu.”
9 yaşındaki ortanca oğulları Alper’de ise işitme kaybı olmadığını kaydeden Karaman, “Üç çocuğumda aynı, aralarında farklılık olduğunu koklear implant sayesinde hiç hissetmedim. Koklear implanttan sonra bir ortama girdiğimizde kimse işitme kayıplı olduklarını anlamıyor” diye konuştu.

Müzik eğitimi ile duymaları da konuşmaları da gelişti

İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği’nin organizasyonu ile kurulan “Kalpten Sesler” korosunda çocuklarının şarkı söylediğini anlatan Karaman, şunları kaydetti; “Yaşları 5 ile 12 arasında değişen 21 işitme kayıplı mucize çocuk 6 ay çalışarak, geçtiğimiz ay sahneye çıktılar. Kulaklarımızın pasını sildiler. Koro çalışmaları sayesinde çocukların hepsinin konuşması da işitmeleri de gelişti. Ayrıca özgüvenleri de gelişti, daha iyi iletişim kurmaya başladılar. Sahnede kendilerini çok iyi hissettiklerini söylüyorlar, hepsi çok mutlu. Ebevenyler olarak bizler de çok mutluyuz. İşitme kayıplı bireyler spordan sanata her alanda başarılı olabilirler. Toplumdan soyutlanmadan sosyal hayata katılabilirler.”