Geb-Be Pınar
Mesleğe İnsanlığı Koymak Önemli!
Her türlü fikre açık, işini çok seven, doğumlarda sahiplenici, doğum anında annenin ve babanın en büyük destekçisi olan, bildiklerini aktarırken ukalalıkla değil de yoğrulmuş bir hamur kıvamında anlatan, mesleğe önce insanlığını koymanın gerekliliğini vurgulayan, sorularımıza tüm samimiyetiyle cevap veren bir anne kendisi. 2007 yılında Çanakkale 18 Mart Üniversitesi’nin Ebelik Bölümü’nden mezun olmadan başlamış “Ebe” kelimesinin içini nasıl doldururum düşüncesi. Bu anlamda da kendini geliştirmiş ve uluslararası eğitim sertifikaları almış bir isim Geb-Be Pınar.
Bilinçli bir tercih miydi ebelik?
Hayır! Babamın bu konudaki tavrı katiydi; bu puanla üniversiteye gitmeliydim bir yıl daha hazırlanmak hayata atılan geç bir adımdı. Puanımda sınırda öğretmenlik ya fen edebiyat fakültesinde bir bölüm ya da ebeliğe yetiyordu. Son gün tüm tercihlerimi ebelik olarak değiştirip, sonuçları beklemeye başladım.
“Ebe”nin önemini hepimiz bilsek de “Ebe” işte değip geçilen zamanlarda oluyor. Doktor dediğinde kulağa dolu gelirken, ebe denildiğinde ki tüm yük neredeyse onlarda olmasına rağmen küçümsenebiliyor…
İnsanlık tarihi kadar eski olan bu meslek üyeleri, zamanla sahalardan uzaklaştırılmış. Ebesizleştirilmiş bu ülke ve farklı farklı meslek dallarına kaymak zorunda kalmış meslek üyeleri. Biz yeni nesil ebeler; ebelik kavramının gebelik öncesi ve anında, doğumda ve sonrasında kısacası kadın hayatının her anında ne kadar önemli bir rolünün olduğunu vurgulamak, sağlık sistemi içindeki haklarımızı aramak, vizyon kazandırmak ve prestij kaybını ortadan kaldırmak için bilgiyle, profesyonelleşmeyle ve cesaretle sahalardayız. Yani bizler yaşlı, şişman, hantal, çatık gözlerle bakan, kötü söz söyleyen, kadınları aşağılayan insanlar değiliz. Olmadığımızı da girdiğimiz her yerde söylüyor ve davranışlarımızla gösteriyoruz. En başından beri üstümdeki sorumluluk ve vizyon katma çalışması bu yönde. Bu şekilde olmayanlar ise, sistem içinde eriyip gidecekleri kanısındayım.
Okul döneminde mi planladın şu an yaptıklarını?
Okul yıllarımda da misyonum yavaş yavaş gelişmeye başlamıştı. Benim ebelikten kastım sadece doğumlar değildi eğitim yönüyle kendimi daha aktif görüyordum açıkçası. Sonrasında da bu eğitimlerle devam ettim yoluma ve 2011 yılında kurumsal hayata veda edip, daha fazla anne babaya objektif olarak ulaşabilmek, onlara özel programlar hazırlayabilmek için kendi ayaklarımın üzerinde durmaya karar verdim.
Neden ismi Geb-Be? Bu kelimenin içeriğini nasıl dolduruyorsun?
Hem gebe hem ebe hem bebek anlamlarını çağrıştırmasını istiyordum. Bu düşünce ile Geb-be ortaya çıktı. Odağında da eğitim yatıyor. Bu eğitimin de profesyonel ellerden olması gerekiyor.
Peki eğitimlerinin ve hizmetlerinin içeriğinde neler yer alıyor?
Uluslararası eğitmeni olduğum Hypnobirthing ve Active Birth eğitimimdeki bilgilerimi sürece dahil ediyorum. Son üç yıldır da eğitim ve paylaşım içeriklerimi bu yönde düzenliyorum. Özellikle ihtiyaca yönelik, sadece gebelik danışmanlık hizmetleri veriliyor. Yani siz sorularınızı bana sorarak danışmanlık alıyorsunuz. Bunlar gerek yüz yüze gerek online oluyor. Eğitimlerimi; Hypnobirthing ve klasik doğuma hazırlık eğitimi olacak şekilde iki grupta yapıyorum. Hypnobirthing eğitimleri haftada bir üç saatlik görüşmelerle 12 saatlik yapıyorum. Temelinde hipnoz eğitimleri olduğu için her görüşmede tekrarlanması önemli. Diğeri ise sabah dokuzdan akşam altıya kadar süren, sonrasında da whatsapp üzerinden online olarak da devam eden bir günlük eğitim. Bunun dışında; emzirme destek eğitimleri, bebek bakımı eğitimi-yeni doğan günlük rutini eğitimlerim oluyor. En etkili olan ise; lohusa ev ziyaretlerim. Doğum olup eve taburcu olunan hafta gerçekleştiriyorum. Hem yeni hayatına hem bebeğine uyum sağlamaya çalışan aileler için o günleri kolaylaştırıcı ve iyi hissettiren bir destek oluyor. Burada annenin bakımı ve bebeğini kucağında tutmasından, emzirmesine, uykusuna yıkamasından masaj yapmasına kadar birçok konuda yardımcı oluyorum.
Zor olmuyor mu? Hep gülümsemek, hiç yorgun olmamak… Hep hazır olma durumundasın. Karşında hormonların şaşan dengesinden güç alan bir anne var ve her şeyi söyleme hakkına sahip… Kendini nasıl kontrol ediyorsun?
Zor olmaz mı… Hamilelik sürprizlerle dolu bir süreç. Sürecin nasıl ilerleyeceğini bilmiyorsun ama hazırlanıyorsun. Bazen çok mutlu gitmeyebiliyor, strese dönebiliyor bazen de sorunsuz olabiliyor. Burada devreye profesyonellik giriyor. Eğer siz bu konuda bilgiyle donanımlıysanız ve eğer bunu tecrübe etmişseniz oluşabilecek senaryolar hakkında az çok bilgi sahibi olabiliyorsunuz. En başında ise içinizdeki negatifliklerden- travmalarınızdan arınmanız gerekiyor, çünkü bu iş sadece para olarak yapılacak bir iş değil.
Kesinlikle. Çünkü sen orada eşinin elini tuttuğu güçle eş değersin o desteğinle. Ben o şekilde yorumluyorum yaptığın işi, yanlış mı bilmiyorum ama…
Doğru söylüyorsun. Ben de profesyonel sırdaş diyorum kendime. Çünkü o süreci yönetebilmek için ebenizin sizi çözmesi gerekiyor. Sizin aynanız oluyor. Bir ebenin o süreçte gülümseyebilmesi, güçlü halde kalabilmesi de buna bağlı. Kendini doğumlara hazır halde bırakması bilgi ile güçlenmesi, tecrübeyle olgunlaşması aynı zamanda gebesini tanımasıyla doğru orantılı. Hani birebir eğitimler demiştim ya işte önemi tam olarak burada devreye giriyor. Ben senin gözünün içine baktığımda “yorulmuş” diyebiliyorum hiç konuşmadan, çünkü ben çoğu gebemle doğum boyunca konuşmuyorum. Uyuduklarında, hipnoz yani derin gevşeme altında olduklarında biz sadece dokunmalarla birbirimizi anlıyoruz. Birazcık daha nefes alması gerektiğinde o benim dokunuşlarımı bilir nefes almaya devam eder yani zor bir süreç, sabır gerektiren bir süreç ama iyi bir dinamik yakaladığınızda, o eğitimlerle pekiştirdiğinizde, güvenle o zemini oturttuğunuzda da harika bir süreç haline dönüşüyor.
Biz de büyük anneler ya da teyzeler, halalar kendilerini bilirkişi olarak görürler ve olaya kendileri müdahale etmek isterler. Bu durumlarla karşılaşıyor musun?
Doğum eğitimi alan ailelerin bir üst kuşağı; kayınvalideler, anneler “Ne gerek var şimdi buna.” diyorlar. Tanışmaya gittiğimde bu kadar genç ebe mi olur?” diyorlar. İlk tepkileri: “Bu mu destek olacak bize, bu kim ki?” ya da boyuma bakarak “Güçsüz, çelimsiz bir şey bu mu destek olacak?” diyorlar. Ama bir görüyorlar ki doğumda hem kızlarının içerisinden bir kaplan çıkıyor hem de destek olan ebelerinin aslında kaplan olduğunu görüyorlar. Çünkü dediğim gibi doğumla ilgili o içsel gücünüzü yakaladığınızda kaldıramayacağınız hiçbir an yok. Güzel anılar ve farklı hikayeler birikiyor anlayacağın büyük annelerle.
İlk başladığın günden bugüne geldiğimizde tepkiler nasıl?
Beş yıldır; yaptığım işi, doğumu, emzirmeyi anlatmaya çalışıyorum. Tüm varımı yoğumu bu yola dökerek bir aktivist olarak yol alıyorum. Avrupa’da, Afrika’da Dünya’da kadınlar neler yapıyorlar, nasıl doğuruyorlar, neleri tercih ediyorlar. Sürekli araştırıyorum, öğrendiklerimi de sosyal medya hesaplarımdan paylaşıyorum. Bu yüzden de gebenin beni tanıyor olması beni bir sıfır öne geçiriyor. Kulaktan kulağa referansla “Ebe” kelimesinin içinin çok güzel dolduğunu görüyorum.
Ilgaz’ın bu sürece katkısı ne oldu?
Empati ve doğuma olan inancımı kat kat arttırdı. Deneyim çok önemli ama sonuç olarak sürekli öğrenmeyle bilginin perçinlenmesi, tecrübeyle olgunlaşması çok farklı bir deneyim. Bu doğuma hazırlık eğitimleri sadece moda olduğu için bir algıyla yola çıkmadı. Burada doğumun kendisine hazırlık yapılıyor. O nedenle de bu kavuşma anının gücünü görmekle birlikte çok daha iyi anlamamı sağladı. Normal doğumla bebeğimi kucağıma aldım, bu da süreci bilmeme, yönetmeme, anlamama katkı sağladı. Şunu hissedeceksin dediğimde bunu kitabi bir bilgi olarak değil de deneyimleyen bir anne olarak söylüyorum artık. Doğumlarda daha rahatım artık.
Hastanelerde de ebe var… Sana karşı tepkili oluyorlar mı?
Ben doğum anında desteğin özel eğitimlerini de aldım. Ben sadece doğuma hazırlıkla ilgili bilgilendirme yapmıyorum. Ben de ebeyim- hastanede çalışırken de yönettiğim bir ekibim vardı bu sebeple de oradaki meslektaşlarımla empati kurabiliyorum. Aslında hastanede bulunan ebelerin işlerini de kolaylaştırıyorum. Bana sadece bir sıkıntı var mı diye geliyorlar. Bir sağlık profesyoneli olduğum için NST’yi bağlamayı da bilirim, serum takmayı da tuvalete kaldıracağım zaman orayı nasıl düzenleyeceğimi, annenin tansiyonunu, anneyle bebeğin uyumunu gösteren çizelgenin nasıl okunacağını ve gerekiyorsa risk faktörlerini doktoruna da ebesine de haber vermeyi de biliyorum. Benim oradaki desteğim anneyle ilgili. Hastane prosedürlerine ya da sürece karışmak, doktora sen bizi kandırıyorsun demek değil, çünkü bu bir ekip işi. Öncesinde doktoruyla da konuşuyorum, benim orada olacağımı biliyor, sürprizle gitmiyorum yanına. Güzel bir doğum deneyiminden sonra aramızdaki bağ daha da güçleniyor. Herkesin ön tepki göstermesi doğal ama burada sizin duruşunuz, doğuma bakış açınız ve uzlaşmacı tavrınız çok önemli.
Röportaj: Aslıhan GÜNDÜZ
Fotoğraf: Doku Photography
Yorumları görebilmek, soru, görüş ve önerilerinizi bizimle paylaşmak için facebook hesabınız ile giriş yapmalısınız.
Facebook’ta adınıza gönderim yapmadığınızı bilmenizi isteriz..