Açlıkla Susuzluk Karıştırılır mı?

Baharın tüm sıcaklığının hissedilmeye başladığı Nisan ayı ile birlikte yaz hazırlıkları da start aldı. Bu dönemde çevremizde diyete ve spora başlayanların sayısı hızla artarken, Waternet Sağlıklı Beslenme Uzmanı Diyetisyen Canan Aksoy, kilo verme sürecinde su içmenin önemini vurguluyor ve sağlıklı kilo verme tüyolarını açıklıyor. Yetişkinlerin açlık ile susuzluk hissini birbirine karıştırdıklarını belirten Canan Aksoy, “Acıkmamanız gereken zamanlarda acıkıyorsanız öncelikle su için ve bir müddet bekleyin. Açlığınız yatışırsa bilin ki aç değil, sadece susuz kalmışsınızdır” diyor.

“Aç değil, susuz kalmışsınızdır”

Yetişkinlerdeki bu iki hissin karışmaması için susamayı beklemeden su içmeyi öneren Canan Aksoy, konuşmasına şu sözlerle devam ediyor: “Yeterli su içmek sizleri ödemden koruyacağı için tartınızla daha barışık olmanızı sağlayacaktır.”

“Su olmadan kalori yakamazsınız”

İnsan vücudunun yarısından fazlasını su oluşturur ve su, besinlerin sindiriminden bedenimizdeki artıkların dışarı atılmasına kadar tüm faaliyetlerin gerçekleşmesini sağlar. Hayatta kalmak ve sağlıklı bir yaşam sürmek için bu kadar büyük bir öneme sahip olan su, fazla kilolardan kurtulmaya da yardımcı olur. Diyetisyen Canan Aksoy, “Su olmadan kalori yakamazsınız. Aldığınız kalorilerin kolaylıkla yanmasını istiyorsanız gündelik hayatınızda suyu baş tacı etmelisiniz” diyor. Hücrelerin su içinde kaloriyi yaktığına dikkat çeken Canan Aksoy, zayıflamanın ilk ve temel ilkesinin bol bol su içmek olduğunun altını çiziyor.

Yaza girmemize kısa bir süre kala sizler için sağlık zayıflama kuralları:

Susamayı beklemeden su için. Su içmenin zamanı yoktur. Yemek öncesinde, yemek sırasında ve sonrasında her zaman su içmek için uygun zamandır.
Öğünlerinizde yağsız peynir, yoğurt, süt, yağsız pişirilmiş ve içindeki yağ oranı düşük tavuk, hindi ve balık gibi yağsız proteinlerle, tam tane ekmekleri, yulaf, sebze, meyve, kuru baklagiller ve bulgur gibi iyi karbonhidratları karıştırarak yiyin.
Uyandıktan sonra en kısa sürede kahvaltı yapın.
Düzenli uyuyun.
Hayatınızda egzersize yer açın.
Şeker, mısır şurubu, beyaz un ve yağı yüksek ürünlerden, hele hele hepsinin bir arada olduğu yiyeceklerden kaçının.
İçeceklerden gelen kalorileri göz ardı etmeyin.
Beslenmenizi çeşitlendirin. Tek tip beslenmek veya hep aynı besinleri yemek sizi ya besin yetersizliklerine ya da kısır döngüye götürür.
Hepsinden önemlisi azimli ve iradeli olun. Vücudunuzun yedek parçası yok, ona iyi bakmak zorundasınız. Sağlığınızı korumak, hastalıklardan kaçınmak ve hayat kalitenizi yükseltmek için kendinize yapabileceğiniz en büyük yatırım beslenmenizdir.