26 Ekim Hasta Hakları Günü
26 Ekim Hasta Hakları Günü’nde hasta hakları konusunda farkındalık oluşturmak amaçlanıyor. Hasta hakları ile hastanın saygınlığının korunması, teşhis ve tedavinin her aşamasında hastanın aktif katılımının sağlanarak, hastaların kaliteli sağlık hizmeti alma ve sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesinin amaçlandığına dikkat çeken Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haydar Sur, hekimin de hastanın da aslında aynı şeyi istediğini söyledi.
İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nden tutun ülkemizdeki birçok yasa ve yönetmelikte ısrarla gözetilen temel insanlık hakları arasında sağlık hakkı da vardır. Hasta hakları, insan haklarının sağlık hizmetlerine uygulanmasını ifade etmektedir. Hastalar ile sağlık profesyonelleri ve sağlık hizmet kuruluşları arasındaki hukukun düzenlenmesinde temel hasta haklarıdır. 1970’li yıllara kadar Hasta-Hekim ilişkisi karşılıklı “güven” kavramı ile yürütülürken, sınırları tıbbi etikle belirlenmekteydi. Tıp bilimi ve tıp teknolojisindeki gelişmeler hastaya uygulanan girişim ve müdahalelerin sayısındaki ve şeklindeki artışlar, hastaların desteklenmesi ihtiyacını doğurdu. Burada öngörülen ‘otonomi ve kendi yaşamını belirleme’ hakkıdır.
Bu hakların savunulmasında amaç hastanın saygınlığının korunması, teşhis ve tedavinin her aşamasında hastanın aktif katılımının sağlanması, hastaların kaliteli sağlık hizmeti almaları, sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesidir.
Hasta Hakları-Hekim Hakları Karşıt Kavramlar Değildir
Hasta haklarının, hekim ve diğer sağlık profesyonellerinin hakları ile karşıt kavramlar olarak görülmemesi gerekiyor. Çünkü hasta kendine yeterli süre ayrılmasını ister. Hekim de hastasına yeterli süre ayırmak ister. Hasta kolay ulaşabileceği, temiz ve çağdaş sağlık tesisi ister. Hekim de, hastaların kolay ulaşabileceği, temiz ve çağdaş sağlık tesislerinde çalışmak ister. Hasta, tıbbi gelişmeleri izleyen hekim ister. Hekim bilimsel gelişmeleri takip etmek, yeni teknolojileri sunmak ister. Hasta, saatlerce poliklinik sırasında beklemek istemez.
Hasta Hakları ile Sağlık Çalışanlarının Hakları Birbirini Desteklemektedir
Hiç bir hekim kapısında hastaların kuyruk olmasından memnun olmaz. Hiç bir hemşire hastasının ne yapacağını bilmez halde ortalıkta kalakalmasını arzulamaz. Hasta hakları ile sağlık çalışanlarının hakları birbirini destekleyen unsurlardır. Birisinde ilerleme olmadan öbüründe de ilerleme sağlanamaz.
Bugün için hasta haklarına yönelik iki önemli dokümanın 1994 Amsterdam Avrupa Hasta Hakları Bildirgesi ve 1995 Uluslararası Hasta Hakları Bali Bildirgesi’nde hasta haklarının 11 başlık altında ifade edildi:
-
Kaliteli tıbbi bakım hakkı
-
Seçim yapma özgürlüğü
-
Kendi kaderini belirleme hakkı
-
Bilinci kapalı hasta
-
Yasal ehliyeti olmayan hasta
-
Hastanın isteğine karşın yapılan girişimler
-
Bilgilendirme hakkı
-
Gizlilik hakkı
-
Sağlık eğitimi hakkı
-
Onur hakkı
-
Dini destek hakkı
Ülkemizdeki Hasta Hakları
Ülkemizde halen geçerli bulunan Hasta Hakları Yönetmeliği 1 Ağustos 1998 tarihinde yürürlüğe girdi. Burada ele alınan hasta hakları da 18 başlıkta açıklandı.
-
Sağlık hizmetlerinden adalet ve hakkaniyet ilkeleri çerçevesinde faydalanma
-
Bilgi isteme
-
Sağlık kuruluşunu seçme ve değiştirme
-
Personeli tanıma, seçme ve değiştirme
-
Öncelik sırasının belirlenmesini isteme
-
Tıbbi gereklere uygun teşhis, tedavi ve bakım
-
Kayıtları inceleme ve kayıtların düzeltilmesini isteme
-
Bilgi verilmemesini isteme
-
Mahremiyete saygı gösterilmesi
-
Rıza olmaksızın tıbbi ameliyeye tabi tutulmama
-
Bilgilerin gizli tutulması
-
Tedaviyi reddetme ve durdurma
-
Tıbbi araştırmalarda rıza
-
Güvenliğin sağlanması
-
Dini vecibeleri yerine getirebilme ve dini hizmetlerden faydalanma
-
İnsani değerlere saygı gösterilmesi ve ziyaret
-
Refakatçi bulundurma
-
Müracaat, şikâyet ve dava
Yorumları görebilmek, soru, görüş ve önerilerinizi bizimle paylaşmak için facebook hesabınız ile giriş yapmalısınız.
Facebook’ta adınıza gönderim yapmadığınızı bilmenizi isteriz..